Durulurum Yokluğuna
Yıldızlar parlar penceremden
Bense, rüyalar içerim gece boyu
Rüzgarların acı vuruşu
Duyulur dallardaki inlemelerden
Senin yokluğun en büyük kabustu geceme
Turnalar hasret taşır tellerinde
Ufuklarda bulutlar birikir, siyaha boyanır
Yıkar hayallerimi
Boğulurum ellerinde
Gökyüzü yorganına bürünüp uyurdum
Gezegenler düşecek elime, uyandırdım
Bir serpinti geçerdi gecemin üzerinden
Gözlerime düşerdi damlaları, durulurdum