Düş Eskisi

ömrüme giydirdiğim
bir sevişme çığlığının
pervasız notasında
kalan
yırtılmış bir atlas öpüşüydü
gözlerine bakmak

tutuklanmış bir ara sokağın
kaburgasından kovulsa da biriktirdiğim küfürler
çılgın bir katildi
seni seven en acımasız hücrem

bir bilge intiharı
bir büyücü dalgınlığıydı yırtılan sesim
bir bıçaklanmış öykü
bir sürülmüş ağıttı şiveli çığlığım

kırık bir dalın
yakılmış/basılmış şehirlerinden çıktım geldim
ki
ellerimde hüküm giymiş terim
terimde senin terin
eskimişti
yüzyıllık bir mezar gibi
eskimişti

şimdi
toplu infazların
sabah sessizliğinde
çatlayan
gök yırtığı gibi dağılmışım/ oy

uzatma artık ellerini
ellerimden
ellerimden asılmışım