Düşengeç

Mahşerde yanarken aşk için düştüğün yerde
Tanrının sevgisini tecrübe edebilir misin?


?Hadi şimdi bana Hebe'nin gençliği, Dike'nin adaleti
Musa'nın dermanı, Deli Dumrul'un cesareti
Aklın alamayacağı coğrafyada tabutumun çivisi ol
İstersen çak avuçlarımın orta yerine sevdamın çarmıhı ol
Kızıl kıvrımların geçtiği tan yerinde günah/kâr şeytanım ol?

Ne olursan ol, ama sen ol

Bilirsin fingirdek bir hayatın kıvraklığında dans eder yaşam
Kimi ritmine ayak uydurur
Kimi utanır
Kimi yorgundur
Sarhoşu olur insan

İçimizde biriktirdiğimiz harcaması güç duygular
Ne bozdurabiliriz ne satabiliriz bizle yaşar

Asla vazgeçmemektir
Neşeli bir ezginin umursuzluğunda
Kürdilinin en hicazkâr anında
Nihaventle dem vurur söylenir tün sevdalı şarkılar

Ansızın çıka gelmektir unutulmuşların ardında
Tüm yangın geceleri tutuşturup bir çırpıda gözlerinde kaybolmaktır ateşin
Acının başaklandığı her tende biçebilmektir
Nice sevda masalının dinlendiği mecrası bozuk topraklarda yeniden yeşerebilmektir cesurca

Müşkül bir zamanın bentlerinden atlamaktır sevda

Hadi dön!
Üşenme dostum d/üşen/geç vakitte ayar eder sanrıdan sonra baharlara
Hayatın makyajlı suratına bu sefer benim için at bir tokat daha
Yaşama sevdalı ve hayata âşıksak her zaman ihaneti olacaktır kaderin

Affedelim
Affedelim bir daha



D/üşenge/n/ç arkadaşlarıma ithafnamemdir...





Not: giriş altında yazdığım bölüm alıntı gibi tırnak içine aldım. Çünkü bir yerlerde okumuş ve etkilenmiş olabilirim. Hatırlayamadığım için yazarı benden önce varsa affına sığınıyorum...