Düşün ki
Düşün ki
Bir yudum su
Habersiz mevsimlerin orucunda
İftara beş kala kadar sabrı zorlayan özlem
Çölleşen,
Damağın kuraklığına değen serinliksin
Yanınca şerefenin kandili
Bitmeden
Ezan
Islanıyor ya için
Öyle işte
Öyle işte
Ağustos'ta Nisan gibi seni içişim
Saç diplerim kadar serin
Hani bilmediğim gözlerin kadar derin
Boğulmadan hayalim
Avuçlarında
Omzuma yaslanan sokak kedisi kadar ürkeğim
O kadar korkağım ki
Artık saklanıyorum
Azrail'den
Köşe bucak
Her sala ürpertiyor kemiklerimi
Ya bensem ölen
Bilmeden
Çekip gidersem
Kekik kokularını bırakıp dağlara
Gidersem bırakıp
Seni
Öksüz
Kalır bre
Mezar taşım
Dualar yarım
Ne zor bilir misin bahar
Hani gelincik sarmışken
Sarılmışken yorganlara kış çiçekleri
Uzak bir öykünün
Bitimsiz nefesi olmak
Sarılamamak
En son ne zaman duydun
Kırkı çıkmamış bebe kokusunu
Öyle işte...
?'bir keman çaldı beni
Of ki of
vurup böğrüme arşeyi
hicaz urbalar giyindim çıplaklığıma
artık üşümüyorum ?'
içine serpiştirilen derin anlamlarla, bir şiirdi, okuduğum yüreğinize sağlık üstad👍
Düşün ki Bir yudum su Habersiz mevsimlerin orucunda İftara beş kala kadar sabrı zorlayan özlem🤐😙😙
Üstadım düşüncelerim hep şiire beş kala çıkıyor gözlerimin önüne kalemden her düşen şiirle kutlarım üstadım...zevkle okudu gözlerim..👍
Öyle işte Ağustos'ta Nisan gibi seni içişim Saç diplerim kadar serin Hani bilmediğim gözlerin kadar derin
bu çok iyi Tarık bey,
sevgiyle kalın...