Düşününce
Bu zaman gergefinde vicdanım düğümlenir
Boşalır üzerime yığın yığın geçmişim
Meğer kendi alnıma yazılan talihmişim
Eski yitirdiklerim şimdi bana seslenir
Her seste bir ihtişam çağrıldıkça ürkerim
Nefesim sanki zehir damarlarım kerbela
Usanmaz mı Azrail kapımdamıdır hala
Yıllardır tattığımı acep niye beklerim
Merhaleymiş her vasıl merhale faslı hazan
Kuldan nefse ithafmış hüzünlü mahur beste
İrkilme vakti şimdi uyanmalı kafeste
Münker-nekir peşimde erken taşıp topraktan
Hatmettiğim seneler zihnimde dolaşıyor
Reng-i ahım düşüyor usul usul yüzüme
Rahmetini aldatan layemut gündüzüme
Gaipten leyli leyli karanlık bulaşıyor
Vurmasın pencereme şu yükselen kördüğüm
Mürecceh hakikatten 'ya sabır' diliyorum
Yunustan Mevlanadan selamet emiyorum
Yalandır inanmayın kıyameti gördüğüm
Dudaklarım buruşur dilimse paslı demir
Sükutum parçalarken çığlıkların devrini
Hatıralar çiziyor gözlerimin ferini
Düşünce, düşününce kemir varlığı kemir
Yoklukların başına yıkıp hayat şehrini
Saniyelik mesafe yaşamak ölmek nedir...
Necip Fazıl kokusu olan bir şiir okur gibiydim...
Dolayısıyla yüreğinize sağlık
Ve tebrikler...