Duvar Beyitleri
Gurbet soğuk hasret örter üstümü
Düşe girip sıla sorar küstün mü
Duvarlar ki yalnız bana ördüğüm
Yollar çıkmaz kendim kıldım kördüğüm
Bir solukluk yolken gidemem sıla
Yollar koymuş aramıza fasıla
Ne yola ne şehre feleğe sözüm
Derde gark edilmiş şaşkın öksüzüm
Adsız mahpusluk bu duvarlar sırdaş
Sol el sağa sağ göz sola arkadaş
Ne kibrit ne çıra safi ateşim
Yalnız kendisine doğan güneşim
Kendini her gün gördüren bir düş
Anılar bir defa doğup on defa ölüş
Ardımdalar hepsi bir sadık köpek
Ne kovmak kar eder ne söz ne kötek
İçimdeki horoz şimdiye küsmüş
Akıp giden dünün peşine düşmüş
Ah kandıra bilseydim bendeki beni
Semayla yad ederdim dünle gideni
Ey sen Yaren çırpınma dur dün için
Şükreyle bugünü gördüğün için