Duy
duy oynaşır kırmızı suda
sudan içen kırlangıç sürüsü
sürüsünü güden çoban
çoban oğlu çobanı duy
duy yılların ötesinde çığlık
çığlığından kocaman taşır
taşırdığın umuda türkü
türküsünü bir daha duy
duyur dağlara taşlara öze
özelinden güzeline
güzeline katlanır deli gönül
gönüllerde feryadı duy
duymayan kalmasın
kalmasın anası ağlayana göz yaşı
yaşında kurulmuş saltanatı
saltanatında salınanı duy
duydukça dağlasın yürek
yürek dolusu sevme zamanı
zamanı hiçe sayanla
sayanları soyanları duy
duyguların körelmesin hiç
hiçliğe uçurduğun kuş
kuşun mavisini göğünü çalmış
çalmış kılıcını anadolu yiğidini duy
170511ankaragülcezincirleme
[b]merhaba, 😙
ilginç bir kurgulama..
başka işlevleri var belki de, ancak böylesi bir kurgunun, uyaklar konusunda sürekliliği kolay sağlaması; neredeyse aynı sözcüğün kullanılmasıyla da, anlam sürekliliği doğurması sonucu; şiir için verimli gözüküyor.
selamla. [/b]👍