Duy Beni
Elsiz ayaksız
dilenmeyen
dile gelemeyen
bir
gölge vardı hani
gecenin söküklerini diken
kordan ağır bir yürek yarasıyla
kapına geldi
duydun/mu?
Gecenin sağırlığına inat
soluğunun yıpranmış haliyle
merhaba diyen
mağrur bir o kadar/da
suskundu
Hani öylece
bir sabahın ılık nefesine
teslim olan
hissettin/mi?
...
Umutsuzluğunun umudu
sen olunca
sus!
Kelimelerini arka ceplerine
doldurup
gözleri nemli
sana seslendi
gördün/mü?
Bütün renklerini azat etmişti
başıboş
bir gecenin serseri
kaldırımlarında
şarkılar yutunca
dilini
Ey sevgili
sesime ses ver
dergahını
kaybetmiş dervişim
türküsünü yitiren
ozan gibiyim
gör beni
duy beni
Kendi kendimin katili olmadan
haydi
uzat elini
dokun
tenime
...
09.01.2013
Şiiriniz hoşuma gitmedi değil ama biraz daha karmaşık düzenler olursa bence daha da iyi olacak gibi. (naçizane fikrim) Yine de güzeldi👍