Eğildi Takvim
I.
Eğildi takvim
Satırların arasında kaybolmuştu artık onca papatya
Bir katilden nefret eden yüreğim katliam kokan ellerimdeydi artık
Ya çırpınışları, kozasından henüz çıkamamış kelebeklerin
Gözlerim ceset kokarken, tenime dokunmaması gereken
köpek yavrularının çığlıkları oluyordu benim aradıklarım
Masumiyetimi gücümün devirmeye yetemediği
asırlık çınarların gövdesine işlediğim o anlarda,
günahlarımın ispatı gibi boylu boyunca seriliyordum ufka
Hesaplaşma anları alıp verdiklerimden uzun sürüyordu hep
Daha da derin olması gerekiyordu sanki mezar
Daha da kalabalık
Ve daha ıslak olması gerekirken gözyaşlarım
Tükeniyordu git gide tırnaklarım
Bir gün yağmurun yaklaştığını gördüm, hediyeydi bu umutlar için
Ve bana dokunmadan geçişini izledim
Bu ise mucize idi, kendimi şeytan-i bir oyunun kuklası gibi hissettim
Allah'ım senin içinde mi yok oldum???
Eğildi takvim
Değişim geceden gündüze doğru oluyordu bende
Aydınlanıyordu karanlık yüzüm
Kaybolan hislerin yok etmek istemesi gibi hissedemediklerini,
haince ve hunharca
Benciliğin dalgalarında yalnız başına uğraşmak
Tanımadığım insanları getiriyor aklıma
Onlar ki
Yoklar
Onlar ki
Oyuncular
Onlar ki
Benim için varlar -mış aslında
3 adım ötedeki köşe başında saklanmışlar
Kavuşmak istemiyorum
Konuşmakta
Salkım salkım sarkmış dudaklarım,
Cesaretim tetiklemiyor gülümseyişimi
Alışkanlıklarım öfkeli
Tutkularım esir
Yaşamak yalnızca gölgemi çıkarıyor karşıma
Anlatamayacaklarımla bağlanmış ayaklarım
Öldüm ben demek istiyorum çıkmıyor sesim
Vazgeçişlerim vasiyetimdir size diyorum
Vazgeçin
Eğildi takvim
Tiryakiyim ben ulan
Tiryakiyim bee!
Esirken yıldızları seyretmek, bu ne acı bir çelişki
Boynum bükük
Özürlerim umman oldu
Titriyor
İklimleri titretmek için yaratılmış tenim
Hatam şu ki inancın verdiği mecburiyet ile hala seyir halindeki o yelkenlideyim
Ruhumu kapattım seyrediyorum âlemi
Yardım ediyorum şans-ıma-sızlığıma
Avuç avuç su alıyorum bu hayâsız yaşama
?Bırakın beni
Ne olur
Düşün yakamdan
Ben değişmek istemiyorum' desem de vakit çok geç
1 günlük sevişlere ihanet etmişken
Ve tiksinmişken hali hazırda kendimden
Kalan ömre sığdıracak bir ben daha mı?
Hayır
Hayır
Hayır...
Eğildi takvim
...........................................................................
II.
en son 3 tane gökkuşağı görmüştüm gökyüzünde
takvim eğilmeden hemen önce
en arkada ki alabildiğine rengârenk ve görkemliydi ki
uzaklarda bir yerlerde özgürlük türküsü söyleyen bir aşk perisi
beni bekliyor hissiyatına kapıldım
ortadaki ise silinmiş bazı renkleri, başında ve sonunda olan eksikleriyle
patikaları, uçurumları, yıkılmak üzere olan köprüleri ulaşılması zor zirveleri
ve yolun ne kadar zor olduğunu serdi tüm çıplaklığı ile gözlerimin önüne
ve en baştaki
yoktu sanki
nemin rutubetin ve aksine dönen zamanın küflendirdiği
çocukluğumda çizdiğim fakat çocukluğumun renklerinden yoksun,
zorla ayakta duran bir harabeyi andırıyordu
o işte
o bendim işte
