Ehl-i Küffârın Uşakları
Ne çabuk idrâkinizden sildiniz,
Sözde sizler de kitâb ehlisiniz.
Kitâbın sözlerini ne çabuk unuttunuz,
Millete ziftlerinizi âyet diye yutturdunuz.
Eskiden maskenizle şirin görünürdünüz,
Kalmadı artık ona da tahammülünüz!
Hâyeleriniz birazcık ağır bassaydı eğer,
Tüm değerlerimize çoktan tükürdüydünüz.
Nitekim mask'ı sıyırmak zorunda kaldınız,
Topyekün i...rinizi sokaklara saldınız,
Irgat nâiblerinizi de ayyûka kaldırdınız,
Birliğimize ve dahi dirliğimize daldırdınız.
Îtirâf eylediniz bu hatt-ı hareketle,
Bir avuç mendebur baldırı çıplaklarsınız.
Iskartaya çıkmış piyonlarınızı öne sürmekle,
Hâkezâ, son barutunuzu da sıkmaktasınız:
Yedi düvel de bir araya gelseniz,
Ki zâten dur(a)mayıp gelmişsiniz..!
Haçlı gürûhun kuyruklarısınız hepiniz
ALLAH için! Siz insanlığın neresindeniz?
Duçâr-ı inkıtâya uğramış cüz'i kişiliğiniz,
Yediklerinizden kendinizi tanıyabilirsiniz.
Bizler de şânlı ecdâdın ahfâdıyız, biliniz!
Hiçbir, ama hiç bir halt yiyemeyecek-siniz!
Furkân sübût eyleyip, bunu yazı ile bildirmiştir:
"Ehl-i küffârın uşakları teftinde tek millettir!"
"Mahlûkât, eninde sonunda ektiğini biçecektir."
Zarûrî şerhler: Zilletiniz size mutlak geri dönecektir!