El Condor Pasa

Şifacım...

Tek bir kişi dahi sevmiyor seni sığındığın o topraklarda
Karnında voltalayan ateş karıncaları dost bellediğin bir iğdişin işbirlikçileri
Haydi dön ve af dile
Söz sana
Patikalarına kırmızı halılar serdiğim,
Urubamba vadisinde sevişeceğiz çılgınlar gibi
...
Kral Akbabalar tek şahidimiz!

Hep istediğin o eve
Cusco kervanlarıyla getirteceğim
İpekten perdeleri
Herbirini
Kapatıp sonra sımsıkı
Bir öpeceğim
Aynı olmayacak bir kez daha öptüğüm yer asla

Çil sayın çıkacak
Cismin yüzölçümü kaç dudaklıksa...

Ki
Biliyorum
O sayı
Kıyametim olacak!

Şifacım...

Sol ayağımda halen o kangren sızı
Üstelik
Eyer de tutmuyor bu sıralar atımın sırtındaki şavşat kamburu
Ant olsun ki
Senin için aşacağım sürünerek de olsa
And dağlarını bin parça

Ve
O
Lanet Kolomb’a da abim deme artık sakın!
Asla
Güvenme
İffetine göz dikmiş yezide...

Boşver *sen beni
...!
Dostum İnti’ye sor istersen
On üçünde ocağın
Yalnız senin için soyunacak dokuzuncu katında arşın

Ki
İnti’nin
Alevden sırtına nakışlayacağım bir şiirde
Yeniden haykıracağım
Sana olan aşkımı
A v a z
v
a
z
A v a z
v
a
z