Emile
yüreğini kılıç yaptın emile!
saplandım gecenin derinliğine bak!
huzur içinde yatılan ölümler biçmiştim kendime
ameliyatsız girdim şimdi kabre
yoğun zamanlardan geçiyoruz emile!
bulutlar geçiyor, asfaltı bozuk yollardan
yalın ayak yürüyorum, sana doğru ilk defa
usanmadan giriyorum senli şehre
bu iklime alışık değilim emile!
yüreğim kabuk döküyor aşktan bak!
ıslaklığımı deniz yapmıştım kendime
yüzmeyi unutmuş olarak düşüyorum şimdi sahile
üzerimdeki tüm yükleri attım emile!
ellerim boş, gözlerimde kederden dönme umutlar
hiçbir şeysiz yağıyorum, yürek çatına
rüzgar bütün üşümüşlüğümü vuruyor yüzüme
ben sarmaşıklı aşkları istemiyorum emile!
kökü zayıf olur sarmaşıkların
yürek evinde tek kişilik bir salıncak
tokmaksız al beni içeriye
ne olur emile!
karardı gözlerim, üşüdü kapıda sensiz zamanlar
kurudu ellerim ateşinden bak!
soğutma sımsıcak hayallerimi, güzelliği tazeliğinde
bu duvarlar emile!
görünmez olur biz istersek
sevince ille de bir isa gerekmez
mucizeyi körlere bırakıp, aşksızlığı çarmıha gerince
yüreğime batan kılıcın emile!
hala sen kokuyor, hala taze
elimde fikrimden karma bir süpürge
toz kondurmuyorum sevdamın üstüne
bakır rengi saçlarım emile!
düşüyor yüreğinin üstüne
tarçın kokusu siniyor, yalnızlığının üstüne
ısınıyor ruhumuz, sarınca telgrafsız telleri tenine
anlaşmanın dili yoktur emile!
tokmaksız geçilir yürekten yüreğe
bir kere sevince,
bir kere sevince...
bu iklime alışık değilim emile! yüreğim kabuk döküyor aşktan bak! ıslaklığımı deniz yapmıştım kendime yüzmeyi unutmuş olarak düşüyorum şimdi sahile
👍👍
güzeldi sesleniş, anlatım sade ve akıcı. kutlarım değerli şairem.
anlaşmanın dili yoktur emile! tokmaksız geçilir yürekten yüreğe bir kere sevince, bir kere sevince...👍
Güzel bir şir kutlarım Şule içtenlikle...