Esin Hanım
ve hışımla geçiyor zaman
yaşlanıyor günün güzel yüzü
eğiliyor beli.
vaktinde geliyor görüşüme esin hanım,
bir gözü sevinç
bir gözü hüzün.
siliniyor dünün belleği
sevişiyoruz dinlediğimiz şarkının makamında,
çiçekler ekiyoruz çimlenen gönlümüze
o ıssız gölde nilüfer
ben çan çiçeği.
hece hece işliyoruz geceyi,
noktası
virgülü
imgesi...
hepsi tamam;
aşka geldiğimiz zaman kimse tutamıyor bizi,
alıyoruz şiirimizi
oynaşıyoruz
oynuyoruz gizli bahçemizde,
körebe
kalbim sende.
-kusura bakmayın!
ne yaptığımı söylemem onu yakaladığım yerde.-
sevgili esinim,
sevgilim!
bana da öğret serap olmayı
bir görünüp
bir yok olayım.
bir martıya dönüşeyim özlediğinde
dilersen koca deniz
dilersen giz olayım yüreğinde.
yeter ki soyun sen!
senin olduğun yerde buluşur hasretlik çeken kelimeler;
suskun heceler konuşur
uyuşur en aksi sesler...
durma sakın,
istersen kahkahanı denize at;
balıklar bilmezse kıymetini
ben bilirim elbet!
çok çok güzeldi...
zevkle severek okudum şiirinizi...
yürek dolusu kutlarım efendim..
sevgiler