Esmere Mail

ne kadar uzaktı dağların ardı
gidilmez sanırdım bilinmezlere
bak şimdi o dağlar ardımda kaldı
sen bıraktın beni dönülmezlere

ılık bir baharda tipide kaldım
anlamadım sensiz üşüdüğümü
bin surlu kalede hapse tıkıldım
artık çözemezler bu kör düğümü

değişti mevsimler bahar yaz geçti
seni bulduğumda vakit hazandı
bağlı kanatların bağladı beni
artık bana kışı beklemek kaldı

anlamadım yine sarardığımı
mutluydun çünkü sen o kafesinde
mesken tuttum yine ben o dağımı
geleceğim yanına son nefesinde

kutup yıldızı ve kıble rüzgarı
şarkını getirdi uzaktan bana
bilemedim, bazen ağladığını
uzaktan baktım hep yanan lambana

lanet ettim isyanlarda boğuldum
mevsimleri eskittim alışamadım
poyraz oldum aşağıya savruldum
kırıktı kanadın yanaşamadım

içimde gürleyen fırtınaları
susturdum hadi gel ey yaralı kuş
tut elimden, bırak o aynaları
bak şimdi başlıyor en zorlu yokuş

asma bahçeleri evimiz olsun
sarayım yaranı kanatlarını
ne bülbül ağlasın ne güller solsun
ne olur akıtma gözyaşlarını

muallakta kaldım sen gelmeyince
ne öldü bu yürek ne sensiz sağdı
diken kaldı bana gül vermeyince
göz bebeklerinden kurşunlar yağdı

erimez karlar büyüttü beni
arkandan andım hep çocukluğumu
çocukça aşkım giydi kefeni
ayrılık pişirdi olgunluğumu

rüyadan kalkmak mı kabus görmek mi
hayaller mi kırık düşler mi kara
son bahar da bitti artık ölsek mi
güzde donan yenik düşmez mi kara

elimden gelmiyor yürüyüp gitmek
bin umut bulurum birazcık baksan
işten bile değil ummanda yitmek
ah bakışlarıma bir sevinç katsan

mazlumâne değilim aklın kalmasın
her yürek vurgunu bu kalbi ezmez
bilsin herkes beni korkak sanmasın
cesaret dediğin bu sırrı çözmez

sabır eri olmak varmış kaderde
umutsuz beklemek ömrün tamamı
hikayem okunsun dertte kederde
kerem de Ferhat da duysun bu nâmı

eğreti dünyada yalancı hayat
renklerim kaybolsa zayi mi olur
ömrüme sığdırsam aşkını heyhat!
bulanık ufuklar fani mi olur

ilk şikar sensin sanma dünyada
ben de bilirim kurşun tadını
camdan üstelik düş de rüya da
gururum ise hayat kadını

gözlerinde kalsın akmasın yaşlar
anlayınca bir gün pişmanlık oddur
verdiğimi bilmez can bulsa taşlar
pişman ol demem de görünen odur

nîrâna susamış pervane gibi
döndüm de gözlerinin ışığında
gidersem kalır mı hayat sahibi
bir tane atan kalp gül aşığında

esmere maildir artık hayatım
yok mu bir mutluluk kalan yarıma
cennet olmaz belki ahir hayatım
kezzaplar dökülsün yalanlarıma

rüzgar olur kumda vücut bulurdum
su olur akardım taşın bağrında
deli olur belki mecnun olurdum
sen olsan doğarım günün ağrında

03 Haziran 2009 13 şiiri var.
Yorumlar (3)
  • 15 yıl önce

    nirâna susamış pervane gibi döndüm de gözlerinin ışığında gidersem kalır mı hayat sahibi bir tane atan kalp gül aşığında esmere maildir artık hayatım yok mu bir mutluluk kalan yarıma cennet olmaz belki ahir hayatım kezzaplar dökülsün yalanlarıma

    yüreğinize sağlık 👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍

  • 15 yıl önce

    sen olsan doğarım günün ağrında......guzel gunlere dogman dilegiyle tbrk ederim...👍👧👍

  • 15 yıl önce

    tebrikler kaleminize saglik.👍👍👍