Evlat
kaygılıydık
kokuşmuşluğu kentin,
seni de hapseder.
alır götürür bir yerlere
anne dualarını
baba öğütlerini ötelere
aileni kardeşlerini
unutturur bu şehir
hiçe indirir,
tüm ahlaki güzelliklerini,
yok saydırır ulvi fikirleri
korktuk evlat
bizi senden uzaklaştırır
farklı yabancı biri yapar
yalnızlığına düştük
ilk kez uzaktasın
gece-gündüz hasretteyiz
bu şehir acılar da yaşatır
mutluluk huzur sevinçler de
yalnızsın sen de üzüntülerine
çıkmazlarını düşündükçe
karanlık sokaklarını kentin
sızlanır yüreğimiz
dişli çarkların arasına gittin
şehrin avcıları seni
gerili tuzaklarına
atılmış pusularına çekmesin
aldatmaların içine düşmeyesin evlat
endişelerimiz o ki
bitirir bu kentin sokakları seni
sürükler bilinmezlere
çığlık atıyorum düşündükçe,
metropolleşen düzenlere
şerefli insanı esfeli safiline düşürenlere
dinle evlat..!
yürü sen,
yürü en emin sözlerle
doğumunda, gözlerini açtıran
kulaklarına okunan,
kundaklarda ninnileşen,
günde beş kez dinlenen
en doğru sözlerle yürü
dinle bak şair’in sözünü
'Allâha güven, sa'ye sarıl, hikmete râm ol
Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol ‘’ ..
25.12.2020 / Üsküdar
Not : 1992 de İÜHF kazan oğlumu Uşak’tan İstanbul’a uğurlarken .