Ey Uzun Gece Açıl da Sabah Olsun
Kafama sıkıp gidesim var yine...
Melankolik özlemleri bir kenara atıp göçesim var bu diyardan.
Olmuyor...
Ne yapsam,ne tarafa dönsem,kimle ağlasam,kimle gülsem...
Olmuyor...
Yapamıyorum...
Kafama sıkıp gidesim var yine...
Ellerim dayanmış namlunun ucuna
Bir yandan ölümü düşlüyorum,bir yandan yaşamı...
Düşlüyorum...
Yarınlar düşlüyorum...
Ve geçmişi
Hiçbir şey değişmemiş,değişmeyecek
Ölümün,yaşamdan bir farkı yok zannımca
Ha ölmüşüm,ha kalmışım...
Esrarı çekmek mi damarlara en fiyakalısından?
Yoksa cigaraya mı terk etmek bedeni?
İçmek mi sabah akşam meyhane köşelerinde?
Söyle,ağlamak mı karanlık,soğuk odalarda?
Söyle,düşünmek mi geçim derdini,üç kuruşu,hesabı,kitabı...
Söyle,ulan söyle...
Ölmek kolay mı?
Göçmek kolay mı bu diyardan?
Ve şimdi geceler sebebim oldu
Ha şimdi öleceğim,ha sonra...
Dayanamıyorum...
Her şey çok ağır geliyor bana
Falçatalı bileklerim...
Nemli gözlerimle;
Öleceğim,geride hiçbir şey bırakmadan
Hiçkimseye bulaşmadan,ağlamadan,sızlamadan...
Öleceğim...
Bir yiğit edasıyla öleceğim....
Kafama sıkıp gidesim var yine
Geceyi koynuma alıp,bölesim var tatlı uykumu
Kaybolmak,herkesten,her şeyden...
Gidesim var şu lanet olası hayattan.
Ölmek...
Ne kadar da kolay söyleyiveriyorsun
Ne kadar da kolay geliyor fikri
Ama...
Her neyse bilmiyorum...
Sadece karanlığı,geceyi düşlüyorum...
Nice geceler oldu ki...
Hayat gam yüklü acılara terk etti bedenimi
Nice geceler oldu ki...
Kahkahalar iniltilere terk etti evrenimi
Nice geceler oldu ki ...
Hıçkırıklar böldü ölüm uykularımı.
Nice geceler oldu ki...
Kibir dolu tomurcuklar kondurdu hayat,saçlarıma.
Ey uzun gece açıl da sabah olsun!
Lakin,sabah da senden hayırlı değil...
ÇANAKKALE 18 MART ÜNİVERSİTESİ...