Eylül
Henüz taze bir kanama
Kanamanın yaprağa akıttığı sarartı
Bozkırdır coğrafyamın adı
Ve gittikçe daha da benziyor bana;
Şu biçilmiş ekin tarlası,
Otlak arayışında inekler,
Göçmen kuşlar
Bu mevsimde daha da çıplak tabiat
Gülleri de sana benzemiyor
Dikenleri de çok acıtıyor sorma
Gülmeyince sen
Erken oluyor akşam daha da geç gece
Bir türlü sabah olmuyor
Kan-adıkça umutlar senaryolarıyla tükeniyor
Bir fırtına beklentimde yok üstelik
Depreştirmeyecek çünkü yaprağı mı bilirim
Suya yansıyor eylül
Elimde taş
Seyirtiyorum
Ve bir mevsim suya düşüyor
Gözlerimi kapıyorum