Fazla Güzel ve Göçebe
olmaz mı gitmesen sanki
alımlı konuşuyorduk kuytuluklarda
görmediğim, bilmediğim rüzgârlar vardı hem
kaçışan saçlarında
saçlarına sinmiş bozlak tadına
doyamadım hiç
içtenliğimi sana borçluyum
bâri avuçlarını bırak, diyecektim
dokunmalarını sereserpe
tıpkı kelebek hafifliğindeki
taşkın suların sarsıntısını
papatyaları gözlüyorsan uzunca
dünya döndükçe büyüyecek olan o yangınları
böyle otobüs dolusu karşılıyorsan
kalmakla yetinseydin
fazla güzel
ve göçebe konuşurduk
kuytuluklarda
sallantısız
sevgileri seçerdik
(*): Beşpınar-Ortak Kitap