Feraye
Feraye
Ahh Feraye
Adı dudaklarımda vird olan Gül-i Rana’m
Taaşşuk etmiş kâlemime Sevdâsıyla renk verenim
Rızk bilip şükrettiğim
Can Suyum bilesin
Ben hep seni yazdım
Yürekçe’mi Aşk’ça mezc edip
Gâh tebessüm
Gâh hazan-ı hüzün
Rengine bürüdüm şiirlerimi
Derimi kağıt
Kemiğimi kâlem
Kanımı mürekkep belleyip
Dividimi damarlarımdaki sevdâna
Bandıra bandıra Aşk ile seni yazdım
Bazen yırtık libaslı kelimeler çıktı
Bazen en afillisinden acılar
Bazen ipek kumaşlara işlediğim ismine medhiyeler
Bazen hasret döküldü lisanımdan
Bazen gelişlerine raks eden semazen ruhlu kelâmlar
Dönmedi dilim senden gayrısına
Harfler sadece isminde ruhlandı
Ve ben hep seni yazdım Feraye
Öyle muhlis
Öyle reşha misal
Öyle zarif bir hasreti işledim gönül gâhıma
Aşk sırrınan olur dedi Neşet Ertaş
Ayan etmeden
Mahizar dedim yazdım
Mahi Nur dedim yazdım
Yâr dedim yazdım
Gözden yaşı katık edip
Leyl-Nehar
Coşkulu nehirler gibi bir tek sana aktım Feraye
Bir çiçeğe
Bir taş’a
Bir kumruya
Gözümün gördüğü her şeye sen’i anlattım
Tanımadı Dimağım senden gayrısını
Alem-i şehadet lügatında
Dört mevsim
Elli iki hafta
365 gün
Her lahza
Sen döküldü dudaklarımdan Feraye
Bir tek sen’li kelamlar çıktı Lisanımdan
Ben bir tek sana yandım
Bir tek seni yazdım Feraye
Aklıma
Fikrime
Kalbime
Yüreğimi yüreğine Urvetü’l-Vüskā ile kenetledim
Bir tek sen dedim
Kahrınada
Lütfûnada
Tebessüm-ü hakiki ile beli dedim
Beli dedim Feraye
Liyakat -
Tekrar tekrar okunası, dokunası bir yolculuktu şiiriniz. Kutluyorum en içtenliğimle. Tebriklerimle