Firar
zamanın keskin tırnaklarını taktılar onurlarına,
her biri kendi tünelini kazdı
günbegün azaldı can sesleri
günbegün uzaklaştılar yaşamdan;
nefes nefes yıktılar tecridin duvarını
isimlerini yazdılar soğuk taşlara
ateşle oruç açıp
oturdular Azrail'in iftar sofrasına.
gözlerde titreyen ışıkla
yüreklerdeki hınçla kazdılar;
kimse görmedi
kimse duymadı onları,
uykuda bitirdiler işlerini
uykuda çalıştılar.
yalnız melekler bağırdı;
gardiyanlar!..
yakın bütün ışıkları
tutun hayatın kapılarını kalplerinizle
can özü yetiştirin canlardan
yakalayın
uyandırın yaşamı.
anlaşıldı,
bu çocuklar birer birer gidiyor
ölerek firar ediyorlar!
_________ ve biri yanarak döndü mevlâsına
alevi söndü_______ sarıldı ateşten hırkasına.
Bir gerçeğin karşısındaki çaresizliğimi hatırlayarak içim acıdı.... Güzel şiiriniz için.... Sağol üsdat sağol.....
Ölüme firar eden çocuklar.. Yaşama tutunsalar ateşten gömlekleri olacaktı..
Her zamanki gibi çok güzel şiir..Kelimeler rahat..Anlamlarından irkilmek tortunun görevi..
Saygıyla..
Firar
her aksam kendimden-
her sabah aksamdan-
kendimden siire
aksamdan hüzne
hep siirle
[1👍👍👍👍 harika şiir👍👍👍👍👍
yüreğine sağlık hocam
👍👍👍👍