Gecenin Kondusunda Bir Başka Oyun
Onun otuziki dişe inat
Sımsıkı kapalı hep dudakları
Dünyayı sorguluyor ama anlayamıyor
Bu nasıl ...nasıl bir yazgı
Ayağında yırtık ayakkabı
Delik deşik solgun hırkası
Kamburu çıkmış bir Baba
Ve dişi yok eli nasırlı Anası
O küçücük gecenin kondusunda yaşarken
Rüzgarla hep sarmaş dolaş sabahları
Oysa iki adım ötede
Göklere değen sitede
Hep sıcacık akarmış suları
Odalarda rüzgar esmezmiş ya
Ama yine de çocukların
Kalınmış hırkaları
Pofuduk terliklerle miflonlu çizmeleri varmış
Hiç su girmezmiş kışın ama yine de okula
Bir durak sonrasına bile
Servisle giderlermiş sabahları
Babaları varmış arabalı kıravatlı
Anneleri kürklü sapsarı saçlı
Oysa kendi Annesinin ne arabası
Ne de manikürlü tırnakları
Babasının ne şöförü ne de yatı !....
Oooof ... yine karıştı kafası
Daha da kenetlendi dudakları
Keşke o iki adım ötedeki sitede oynanan
Oyunda rol alsaydı !......
Bu gecenin kondusunda nedense
Üşüyordu hep akşamları üstelik
Minicik yüreğini yakıyordu elleri nasırlı Anacığı
Anlayamıyordu bir türlü
Kim getirip koymuştu onu buraya
Kim yırtmıştı ki hırkasını
Aaaah !... Bir uyansaydı
Şu kabustan bir kurtulsaydı
Biraz daha sarıldı yorganına
Ve sırtını okşayan rüzgara rağmen hala
Avuçlarında sımsıkı tutuyordu umutlarını
Bir gün diyordu sımsıkı dudakları
Bir gün ...ben de o oyunda oynayacağım
Dinine yandığım Dünyası !!!!!!!!!!
alafrangayı yaşadığımızdan beri özlermi olduk alaturkayı ne dersin ana...