Gecenin Yoksun Çığlığı
küstürdüm Ay'ı çok önceleri
kaçıncı vefasız aşkımdan sonra
vazgeçti yalancı şahitlikten
yıldızlar da vardı aslında
adayınca isimleri birer birer karavana sevdalara
şalteri attı gönül saraylarımın
halbuki bam telinden gayrı bir hükmüm yoktu dan dun eden
aslında saraylıklar da hiç olmadı zaten
bir dünya kaldı şimdi
gecem uzanırken sehere
dama tahtasında bir o bir ben
bir o önde bir de ben
ben de biliyorum esasen
damanın atlası geceden
dünya döndükçe çevremde gecede ondan zaten
fare gibiyim _ah yazık_ pençesinde milyon yıllık kürenin
çevresinde dönmeye alışmışlıktan ya inadım
yoksa kalmadı hiç takatim
bir o bir de nazlı ben
dikildi gerçek yine
zil zurna karşıma çıktı arsız köpek
hakikat değildi gerçek
doğarken güneş tepeme
içince nahoş olan ayyaş feryadı gecedendi
bir kaç lakırdı işte en çok bilinen
aşk, nefret, kin, hırs...
kısır mücadele gerisi yalan
esas yalan ölümden korkmaktı
haber almışken ebedi yaşam pınarından
mutlu olmaksa dünyada
zevkin arsız tepesinde aşk sanmak
terli bedenin çığlıklarını
kirli bir sayfa daha açmak bir bedenle daha gelirken
yine de aşk
şarapçı olmuşken damgası geceden
yine de aşk herhangi birinden herhangi bir yönden
varsa kurmaca dünyada
bir rüya baki mabetten
bedenin kirindeyse de içmek şarabı
yine de aşk helal saymışlar ya ezelden