Geceyarası Düş Ayarı
/belki pille çalışır
şu denizin mavisi
ne belli.../
uyuyordun
göz kapaklarında düğümlenmiş korkuya inat
kirpik uçlarında toplanmış melekler raks ediyordu
henüz semadan dönmüş iki nur
süzülürken sol gamzenin çukuruna
borç harç bulduğum bir buseyi kondurdum
çok evvel mühürlenmiş
günahkar dudaklarımla
kıpırdadın
boynundan inmekle hükmümdü
sınırlı bir heyecana
devinirken bedenim
çekingen bir zamana
ellerimde ter kokusu
ardımda ölmeyi bekleyen ömrüm
adı yitirilmiş bahçelerde
uyandın
sükut peşrevi çalan gözlerinde dinliyorum
teninde zemheri arsızlığını
zambak kokusuna gizlenmiş bir mahcubiyetle
sarıyor kolların yalnızlığımı
kalbi kur'an
gözü katran
soyu meçhûl akan sevdam
gittin
masum bir hayretim
şu başıma inen geceye
ben gerekli miydim küfre düşmeye
gölgende cinneti büyüten kıvılcımla
füsunkâr bir ışık dağılıyor bedenime
geceyArası düş ayarıymış gördüğüm
meleklerin insanlara karıştığı bu saatte...
alicengizoyunu
(...bir anlam uydur n'olur...uykularından kovulduğum bu trajediye...)
bazı şiirleri okur,az şiire yorumla katılırım..
lakin sizin çoğu şiirinizi okudum,hepsinin tınısı ve içeriği başka haz da.
yüreğinizin doluluğundaki selin akışı hiç durmasın,coşkular,başarılar......😙
çok güzel bir şiirdi yüreğinden,sevgilerimle..
yuregine bereket ustad sevgi ve saygilarimla.