Geçmeyen


Toparlanıp kendimden,

  sığındığım türküler vardı.

Onca boşluğu çekip çeviren annem gibi.


Kum saatlerinin bitimine denk gelen oyunlardı

Koynumda saklanan beceriksiz çocukluğum

Oysa ben büyümeyi hiç öğrenemedim 

Kurumsal adıyla asıldı yaşım boynuma

Yaşadım sandılar onca acının ardında.


Anlatıları vardı insanların 

Belli bir anlamın ortasında 

Güneşi toprağa serip ısınan 

Sevdaları yağmura inanan 

İnsanlar

Hünerli bakışlarıyla kırılgan

Hani bir kıymık batsa gülüşü kanayacak

Kendini tamlayıp kendinden kaçacak


Göğüs boşluğumda köhne bir evin kokusu

Sıralı sırasız ölümlerle çatlayan duvarlar

Çocukluğumu bıraktığım askı 

Çürüyen sandelyenin korkusu masanın ardında

Suyun sesine yalvaran kurak toprağı bahçenin 

Ve içimde mutsuzluğu herşeyin...


2024

10 Mart 2024 56 şiiri var.
Beğenenler (7)
Yorumlar (2)
  • Eşyalar konuşsa ne çok şey anlatacaklar da çocukluğumuz bizden gideli eşyalar da suskun. Tebrik ederim Murat bey. Gerçekti, hüzünlüydü.