Gelecek

Ölüme merhaba demekti belki.
Elimi sema'ya kaldırıp ismini martılara fısıldamak.
Beni anlıyormuşcasına kendi dillerinde karşılık vermeleri,
anlamsız ve bir o kadarda haz veriyordu içime.

Belki
Mart ayının geçtiği zamanlardı.
Düşüncelerimde geçen martılardan,
ve onlarla aramda geçen konuşmalardan eser yok.
Binlerce diyolog vardı belki kafa tasımda.
Bunlardan bir kaçıydı,
benden kaçışın.
Kaide bu muydu ?
yoksa O muydu ?
uğruna terk ettiğin benliğim.

Bir süre sonra fark etmiyordu insan yokluğunu
ve teklikle hiçlik arasındaki boşluğunu.
Yalnızlık desen etrafta çokta,
sadece tınlarda ses çıkarıyor
ve artık aciz kullar inkar ediyor,
yalnızlığın varlığını.

Şiir yazıp seni övüyordum insanlara
bütün yaptıklarına rağmen.
Kimine göre kendimi kandırıyordum.
Kimine göre aklımı yemiş olmalıydım.
Ki aç olduğum söylenemezdi.
Kimine göre ise saçmalıyordum.
Sen dışında bundan kimene..

Bunların hepsi hurafe aslında.
İşin aslı,
martıların karmaşık çığlıklarının,
aşkın karmaşalığındaki sefil dünya'ya fon müzik olmasıydı.
Beni kandıran,
bana onu hatırlatan,
yalnızlığmın sesini kapatan,
o tek fon müzik.

Ve o fon müzik altında bakan çiftli bakışlar,
Vatan'a millet'e hayırlı bir serilik veriyordu.
Benim katilim olduğu gibi
elbet birgün,
şerefsiz insanlarında katili olacaktı.

Velhasıl kahin değilim.
Sadece
ölümler gelecek için ümit vaadediyor,
ümit sözü benden dışarı.
Çünkü
Bende içeri, aşığında dışarı çalışan,
sevdiğimden pek ümidim yok.
Ama gelecekten tabikide ümitliyim,
İnanıyorum ki birgün gelecek.

07 Eylül 2011 68 şiiri var.
Yorumlar