Gidiyorlar
(1402 sayılı sıkıyönetim yasasıyla yurdundan sürgün edilen bilim insanları akademisyenlere...)
gizemli kanat çırpışları
görkemli süzülüşleri ile
ve bir daha dönmeyeceklermişçesine
usul usul
bitkin ve derinden
gidiyorlar
en gidilmezlerinden
yüklü bir bulut gibi kayarak
bedenimizi şimşeklerce çatlatarak
umutlarımızı mülteci
yüzümüzü ışıksız
beynimizi göçmen sayarak
gidiyorlar
bedenlerini metriste ulucanlarda selimiyede
düşlerini tank paletlerinin preslerine tutsak bırakarak
aynı sığlıkta
aynı sıklıkla
dargınlar mıydı
kırılmışlar mıydı birilerine
yoksa mikropların hücreleri nasıl kuşattıklarını sezmiş
kızgınlar mıydı gerilerine
ey bakışları gökyüzüyle taralı
falaka çığlıkları ile yaralı yüreğim
bu bakış anlamsız artık
bu duruş tesadüfi
bu umut yırtık
bu uçuş firari
susmakla konuşmak arasında
bir seçeneksizlik
gitmekle kalmak arasında
çaresizlik
geriye aynı şeyler kalıyor
soğuyan hava
üşüyen toprak
soyunan dal
savrulan yaprak
yine bildik uğultular
yine yitik avuntular
geriye
cunta artığı bir eylül kalıyor
bir de sonbahar
Ben yakından göremeyenlerdeyim gidenleri ama kokuları hep burnuma ilişirdi. Ne kadar da o kokuya benziyor şiirinizin etkisi.. Yüreğinize, fikrinize, emeğinize sağlık. Teşekkürlerimi kabul buyurun.
dostun vefalısı kutlarım yürek sesini
kanatlarında gizem süzülüşüne görkem gönderdikleri yerde keloğlan başına em
yükünde bulutlardı kökünde umutlardı yakında ki kutlardı yollarına vurdu gem
bedenin şimşekleri tez gidenin şekleri mor eylül eşekleri kılıcında sıyır kem
asmasın beslesin mi asmayı seslesin mi fırça uç eslesin mi evreni sarınca dem
konuşsa bari hasan yok üzerinden basan yalan mı koca tasan savrulunca olduk yem
ozan efem gerinden ayak sesi berinden kışlasın mı serinden semaha durunca cem
sağlıcakla
yine bildik uğultular yine yitik avuntular geriye cunta artığı bir eylül kalıyor bir de sonbahar😅😅😅
Toplumsal yanı ağır basan böyle şiirlere her zaman evet. Kutladım Hasan bey...
Sevgili dostum öğretmenim değerli şairim
sen çok özelsin sen çok okunmalısın
Tebrik ederim sevgim saygımla