Gidiyorum İstanbul
İhtişamın yerinde ama kana kor geldin
Aleme hansın belki bende bana dar geldin
Ayrı düştüm evlattan bu canıma zor geldin
Bozmam artık virdimi gidiyorum İstanbul.
Aklım ermiyor sende yaşam denen biçime
Gülsem oynasam bile sinmiyorsun içime
İster darıl ister kırıl yaptığım bu seçime
Yaslayamam sırtımı gidiyorum İstanbul
Kırıldı dalım kolum Dicle kadar durgunum
Emeklerim zay oldu Fırat kadar yorgunum
Emsalsiz bir şehirsin sana sana vurgunum
Almışım ben gardımı gidiyorum İstanbul
Üç yapraklı goncayım görmesem de yazımı
Eksilttin yapragımı aldın benden kuzumu
İster bir sitem belle ister kahır sözümü
Yüklenmişim derdimi gidiyorum İstanbul
Kalp dört odalı derler üçünde kuzular var
Onlar için kalbimde inceden sızılar var
Kudret kalemi ile yazılan yazılar var
Döndüm artık ardımı gidiyorum İstanbul
Ah bir görebilseydin içten yanan özümü
Kipriğinde yaş donan ay karası gözümü
İçsem şu Marmarayı söndürür mü közümü
Kırdın gözde kurdumu gidiyorum İstanbul
Sanırmısın Samyeli görkeminde pek rahat
Gitsem derin bir yara kalsam büyük kabahat
Pul kadarsın gözümde yok değerin bir kırat
Özledim ben yurdumu gidiyorum İstanbul