Git(me)
'Peki, öyle olsun' dedi
Ve yüzüne bakarak çekti gitti.
Değildi saygıdan, gözyaşlarını görsün istedi.
Gözyalşalırını görsündü tabi,
Böylece kendini değerli hissedecekti,
Birisi onu için üzülüyordu, en nihayeti.
Pek de iyi olmadı ama sonuçta gitti.
'Gitme' demedi, belki de diyemedi,
Sonra tüm gücüyle haykırdı,
Avazı çıktığı kadar,
Bu sefer de o duymadı,
Belki de kulakları delindi?
'Gitme' diyemedi güneş buluta,
Bulut duyamadı ve uçtu gitti.
O gücünü yitirdi, battı gitti.
'Gitme' diyemedi bulut güneşe,
Diyemedi, 'gitme, sonrası karanlık',
Diyemedi, 'gidersen kalmaz neşe'.
Ağladı bulut, ama güneş görmedi.
Akşam oldu, sonra gece,
Bulut ağlıyordu yine,
O kadar soğuk olmuştu ki,
Üşüdüğünü anlayabildi sadece.
Belki ayrı kaldılar diye,
Belki de gece, gerçekten soğuktu diye.
Ürkek bir tavşan korktu, kaçtı,
Küçük bir çocuk da ağladı,
Yemyeşil bir yaprak düştü dalından,
Gencecikti ama tutunamadı.
Sürüklendi bir miktar toprak,
Sürüldü yerinden, yurdundan,
Hem de hiçbir şey sorulmadan!
👍hüzün.