Gitme
Aynı yere bakıyorduk
Birimiz yaşayamadığımız
Birimiz yaşayıpta hatırlayamadığımız
Çocukluğumuzu düşünüyorduk.
Aynı yerdeydik ve aynı yere bakıyorduk saatlerdir...
Sonra büyüdün;
Çocukluğunu hatırlamıyordun ama,
Geleceğine sahip çıkıyordun.
Yönünü özgürlege döndün.
Dağlara dağlarımıza...
Kararın kati ve kesin
Güvercin olmak istiyorsun.
Özgürlüğe kanat çırpmak.
Kara üzüm salkımım;
Güvercinleri vuruyorlar.
Oysa sen en canlı halinle
Umuda gülümsemelisin, şiirlerime analık etmeli.
Doğan güneşe şekil verip anlamlı kılmalısın.
Güneşe su götürüp gül dikenlere
Rehberlik etmelisin
Ve biliyormusun ki;
Belki de senden istenen
Kenti kurtarman, işgale dur demen
İçimizde yarattıgımız barikatları yıkıp
Elimizden tutup güneşe döndürmen
Ve bütün bunları
Yaşadıgımız şehirle birlikte yapmalısın.
Çünkü bir kenti kurtarmak beraberinde beni kurtarmaktır.
Ben kim miyim?
Ben hayatım; eksiltilen, vurulan
Çarkların arasında Makine gürültülerinde ki isyan,
Güneşe uzanan bir el,
Karı delmeye çalışan kardelen.
Sevda türkülerinde ki yanık ezgi
Anaların gögüs kafeslerinde ki iç çekiş.
Botan da umuda yürüyen çocuk,
İntifada direnişi ilmek ilmek örgütleyen
Filistinli kadın.
Afrika da ekmegin peşi sıra koşan baba.
Dedim ya ben hayatım.
Ve şimdi sen;
Bu şehri kurtarmak varken
Hayata anlam katıp, elinden tutup
Güneşe döndürmek varken,
Kırmızıya son verip yeşil ışıgı yakmak varken.
Diyorsun ki gitmek zamanı.
Gitme demeyecegim sana
Sana sadece kal ve bu şehri
Anlamlı ve yaşanılır kıl
Şekil ver ve yeniden yarat
Diyorum...