Gitmesen Olmaz mı
İnce ince kapatmışken kar,
Çatıları ve yolları boyuyorken beyaza,
Bir gece daha kal, yalvarırım.
Yollar aman vermez bu havalarda, bilirsin.
Aklım sende kalmasın,
Gün, geceye dönmeye yakın.
Sen gel, bu gece de kal.
Çatının arası açılmış tahtalarına,
Başımızı yaslayıp kar yağışını izleriz.
İnce bir rüzgarda tahtaların arasından,
Oynaşarak giren kar tanelerini izleriz.
Belki de, dilimize konar birkaç tanesi.
Mutlu etmez mi bu seni?
Söz veriyorum, ağzımdan çıkan buharın
Tek bir zerresi bile yaklaşmaz tenine.
Hava kararınca da eve gireriz.
Ben seni usulca izlerim sofanın üstünden,
Sen ise ısınırsın sobanın yanında.
Yarın da kalsan olmaz mı?
Bırakmasan sabahın ilk ışıklarında,
Ayak izlerini eşiğin üzerinde,
Bahçedeki patikada,
Bahçe kapısının sonrasında.
Karıştırmasan başka ayak izleriyle,
Kendi ayak izlerini sildirmesen.
Yıkıp, viraneye çevirmesen yüreğimi.
Bu gecenin sonrasında, yarın.
Bir önceki gece yaşamış gerçekliğinin,
Sadece hayaline sahip olabilmeye,
Mahkum etmesen beni.
Gitmesen!...
Ne bugün, ne de yarın...
Olmaz mı?