Göç
zamanın ipini çeken
kağnılara bineceğim
ağır ağır
ki ağırlaşmam lazım;
bir yağmur damlasında
nefesleneceğim
sarıkızın masum
bakışıdır aradığım, bilmem
acaba nerede bulacağım
tahtadan tekeri
birden dursun dünya
ben döneyim
ben durayım sonra
dünya dönsün
vals edelim
okyanuslardan yıldızlara
göç etmek...
bir kelebeğin kanadında
olamaz mı?
vakti gelince
yakıp uçurtmaları
bir devekuşunun yelesinde
ardıma bakmadan
sana söz
bu akşam kapatıyorum
tüm paslanmış kepenkleri
kırıldım kendime,
naziktim bildim bileli
ve yeterince uyudum
vakit tamam
kırıp çalar saatleri
şimdi geleceği göreceğim
11.06.2012