Gökyüzüne Bakarım
Yağmurun solgunluğu derede boyutlanır
Annenin ise çocukta
Elimin uzağında poyraz armudu, yorgun sonbahar
Kırlar deyince, alıç ağaçları, ahlâtlar
Gökyüzü, ot...
Kırların giysisi yalnızlık
Bir şehir donatırım, bir de sözcüğün olur
Yeleğimi rüzgâr uçurur yoruldukça
Mendilin yere serilir terden
Yaban havayı kokla, dereleri toparla
Bıçakla karpuzun kalbini, kanını sil
Ellediğim bulutları gökyüzü doldurur nasılsa
Hikâyesi terli yaşlı avlu
Çözüp oturur sonbaharında günün yorgunluğunu
Dişiliğini dökerek çoğalır çiy
Öylesine izlerim yoksul otları
Kötü bir huyum var, gökyüzüne bakarım
Patikayla düğmelerim tepeleri
Çocuk değilim desem, tutup baş göz eder annem
Bir hatıra edinirim kendime
Tarlaların kalbinden kazıp çıkardığım
Bir tümce donatırım, bir de şarkın olur
(Akatalpa, Kasım 2010, Sayı 131)