Gölge
Çeşmenin gölgesindeki gümüş dişler
Çizgili bebekler bindiriyor, günahkâr sabahlara.
Evler ki her biri gece düşlü biçilmiş kumaş
Yıldızları yakıyorlar pencerelerine
Mum ve gölgesinde beliren yüzler
Yılıyor güneşin turuncu dudakları
Yaslanmış tenezzüllerine insan kırıntısının
Oturuyor gölgesine
Onunla bir bütün...
Belirginleşiyor rüzgârla palyaço maskesi
Hayır, mekyajını kimse silemeyecek.
Gölge meçhûl, gölge hep peşinde
Gölge ne bir manzume ne de bir cümle!
Sadece ihtiyarların yaklaştığı ve karşılaştığı
Kimseye söyleyemediği, gerçek bir ten değil gölge!
Çeşmenin kokan mermerindeki gümüş dişler