Göreceli İzafiyet
Demiştim anlam geniş
Nereye çekilir bu bakışlar
Bundan sonra/
Nerede beslenir yaralar
Yükünü kaybetmiş bir merkep gibi
Turna dağlarında otsuz bu mecal
Ayaklar yük olmuştur başa
Baş bir dünya duman…
Seni kırdıydım!
Sende nefesimiz benzeşti
Bak görmeden de bu yürek hemhal
Zaman höyüklerinde bir biçare
Yüz yıllık yaraları saran
Isırgan otu o yüreğe çeper
Gelmek sevdayı yeşertirse
Geldim işte!
Yalın ayak
Sırt yamalı
Cepken delik
Saçlar belik
Sevda soysuz
Duman olmuş bir yazgının
Semeresi mi bu bana çektirilen
Kırılmasın diye yürekler
Ayaklarımı baş üstü ettim
Çıkmayan tıknaz nefesin
Son demiyim
Gemiyim
Gidişlere…
Hani bir şeyde götürmüyor insan
İki metre patiska kefenle
İndiriliyor çukura
Börtü böcek
Salya sümük
Hepsi aynı
Göreceli izafiyetinde
Herkes eşit…