Görürsen
görürsen
nisan'ı getir bir gün buraya
toprağı da alsın gelsin
hani ıslatalım diyorum yâr dudağı kadar serin
bir de nefes alalım ki
hafif meşrep fesleğenler ağlatınca genzimizi
kirpiklerimizi yakalım çalı çırpı, kıvılcım boyunda
sevişelim ulu orta
edepsiz şarkılar biriktirelim kasıklarımızda
güneş doğar belki, güneş koyarız adını aşk yatarken loğusa yatağında
bir de çeyrek altın
yastığımızın baş ucuna
hani bozdurup ta akşamı içeriz, akşam tadında
iki kadeh kurarız
yanına iki dudak, şarap kıvamında
öperiz belki ayı, iki kaş arasından çaktırmadan yıldızlara
görürsen
nisan'ı getir bir gün buraya ...