Gözlerimin Yortusu Olurdu Gülüşün
Yangın yeri okyanuslarda buluşma gayesi güden iki sevdalı gibiydik
Gibisi fazla
Deli gibi sevdalı
Deli gibi ayrıydık
Yer çekimin yâr çekiminden kat be kat üstün olduğu
Zamanlar olurdu sokak aralarında
Muhallebiciye gitmek seninle özel
Kaymağı senin dudaklarında güzeldi
Sinemalarda yenen patlamış mısırlar
Kakara kikiri fısıldaşmalar
Gamzelerinde manalıydı
kırılan çekirdekler,cips poşetlerinin mahcubiyet sesleri
en pis ortamlar bile kirletemezdi seni
mühürlerdin kentini bazen
nazlı şehirler büyürdü içinde
fethi ne mümkün
ben yaramaz bir oğlan çocuğu olup,camınızı kırardım
elimin ayarı olmazdı ki bir tıkla sana haber vereyim
bozaaaaaa diye bağıran sesler ilişirdi serenatlarıma
kızardım
olmadı basardım küfürleri
geç kalmıştık komşudan kayısı aşırmaya
gece gece de nereye gidilirdi ki
deli saçması bir aşktı bu işte
hırsızlık bile güzeldi seninle
deli gibi sevdalı
deli gibi ayrıydık şimdi
her sabah fabrika için çıkardın evden
ben her sabah ayakkabılarını kıskanırdım seni giydikleri için
bunun için hiç sevemedim onları
hele de kırmızı topuklu olanı......
efil efil eserdi saçların
donar kalırdım pustuğum köşelerde
sözlerim felç olurdu ,
konuşamazdım
platonik bir sabahı daha kaçırırdım sen giderken
vardiyasını bitirmiş bir işçi mağlubiyetinde olurdu omuzlarım
düşerdi
kirli ellerimde mavi umutları harçlık ederdim
yarına inşallah,yarına
her şeyini kaybetmiş dönerdi et yığını gövdem ruhuna
umutlarım var benim oysa
umutlarım ....hiç tükenmeyen
güneş yine doğacak yarın
ve ben köşe başında bekleyeceğim yine
belki bu defa sen de olacaksın
kim bilir belki biz oluruz...
işte o zaman
gözlerimin yortusu olur gülüşün