G/özyaşın Dostluğun Fidelerini Yaşatıyor
Ah deli gönlüm!
ne çabuk aldanırsın kuş sesin ötüşüne
güzelin zora düşen iz düşümünü...
öğrendim en sonunda nar sopası yar asa'sına düştüğüm
duydum
gördüm aslında nerede güzellikler çalar
nerede ayaza kalmış nar çiceklerini açılan ağzını
bilirim
yavru kuşların çiğlığını göğe haykırışını
asla inanmazdım
ne yaşanan nede yaşanmamış düşlere
nede bir zincire bağlamakla umuda yolculuksa
görünen köyün kılavuzu tutmuyor
aslında çekermiş yollarına düşen yaş damlası
ıslanan gözyaşın dostluğun fidelerini yaşatıyor
ve yürek sızısı beyhude duruyor
itihat etmeye sevgi yokluğuna sayılan
saklayamadım yürek sesimi
haykırdım dağa taşa ulu orta maviliklere
yenik bir yüreğin çanlarına düşerken
yiğitlerin kavgası bitmez sevda yağmuruna
ve asla inanmadım
derken dünyamın gözbebekleri açıldı sularıma
benim sevdalı memleketin toprağa düşen için canları
ölümlerden binler doğar yeniden tomurcuklanır yarınlara
doğar sabahın ilk ışıklarıyla yürüyen yürekli yoldaşlara
yiğitler bitmez ölümün gözyaşıyla çoğalır
bir türkü yankılanacak yıldızların arasında
gökyüzüne her düşen yıldızın bir ölüme çıkarsa
yaşamak adına....
yokluğuna kalışım bin yllık öykümsün
be güzelim...
12.10.12 Karataş