Gül Yanığı
topi topicik idi bebişim
şirinesi cücelerin, curcunası
tokalı saçı, cimcimesi zıpırın
dili, babacıma düşeli
sadece süt için ağlar.
kendi gibi işlemeli - canişi minnoş
evlere şenlik idi gülüşü - bi gör
cicileri döşeyeli aneşi, bıcır bıcır
patileri, hep altı patlar.
zaman onu çekti dibine
bir arşın oldu saçı beline
erdi erecekti gülü - açtı
el verecekti yürek bağına
hani, kırmızı kuşağı bağlar.
sürdü cehenneme kara cadı
gonca gül senin değil - acı
gelin eğildi - kanadı çolak
tırnağı kan içinde - kör irin
ey câni, arkanı dönme
bu, senin kirli terin.
açsaydı kundağı keşke
bir görse idi nurlu yüzünü
aşka gelirse, sevda dili başka
bileşik kaplara dökse şu sütü
-kimse ağlamazdı!
sorma hiç, allı gelin, oy
dünya bu - zorludur yolun
bir adım arkana düşer
suç ehli kıllı delin, of
işte canı, böyle dağlar.
anar mı dil, adını - söyle
ömrü baharında yanar mı gül
kanar mı bülbül cemre mezarında
dayanır mı koca çınar - sövme
kül oldu gitti allı pınar.
ah bebişim, ah
kaptı kaçtı kara kartal
-canişim, vah
beşik kertiğin uçtu
-yan derdine, tüh
göçtü muskalı bağrın işte - of
-delik deşik içi
nasıl da kesti - yuh
ver ellerini bebişime - hadi
hiç olmazsa melek uçsun.
21 Gülay 2015
Sayın Zeytinci,
Efendim, gerçekten de dış ortam eğitimlerinden kaynaklanan başıboş materyallerin ergenlerce sindirilmesiyle birlikte; iç ortamın saflığına / anlık dalgınlığına yahut günlük geçim sıkıntılarına rast gelen onca kopukluk, daha bir önem kazanıyor. Örneğin; anne yerleri silerken, çocuk balkondan düşebilir; baba iş seyahatindeyken, ergen uyuşturucuya alışabilir; vesaire..
Dış ortamın bu denli acımasız çıkarcılığı; aile çekirdeğinin korunmasına yönelik tüm çabaları sonuçsuz bırakabilirdi. Belirttiğiniz ışık hızındaki sanal paylaşım ortamları, orta hâlli kültür düzeylerinin ebeveynlerini çoktan geride bıraktı bile. Bunu aşmaya çalışacak, yahut zorlayıcı dış ortamı âlet edip ileri gidenleri ânında saptayacak karşı yöntemleri bulacak olanlar kimler peki?
Hadi bakalım; çözümcüler, gelsin beriye de, döksün önce mürekkebi, gereken finansmanı da sağlasınlar...
Katkınıza teşekkürler efendim. Selamla.
Sayın Tiryakioğlu; Toplumun son on yıldır belki on beş yıldır çivisi çıktı desek yerinde bir cümle kurmuş oluruz. Bundan yirmi sene önce ne İnternetimiz vardı, ne de yüz elli tane televizyon kanalımız. Tamam bunlar olsun kötü şeyler değil ama sıkı bir denetime de tabi tutulsun devlet ve gerekli merciler tarafından. Sizin bildiğiniz gibi çocukların ruh sağlığını olumsuz etkileyecek yüzlerce pislikte var televizyonlarda ve de İnternette. Her konuda eğitimli insanlara ihtiyacımız var. Televizyon dizilerine bakın cinayet, birbirini aldatma, vurma, kırma, dökme olmayan dizi film bir elin parmaklarını geçmiyor. Hali ile o seyredilenler çocuklarımızın bilinçaltını olumsuz yönde etkiliyor, etkilemiyor diyen yalan söyler. Meşhur vadili dizi çıktıktan sonra mafya vari olaylar artmadı mı. Sadece caydırıcı cezalar ve polisiye önlemler ile olmaz eğitimde şart. Tekrar tebrikler bu kayda değer dizelere...👍
Sayın Zeytinci,
Efendim, minik çocuklarımızken, onca fotoğrafını çekmeye çalıştığımız şirin "babacım"lar ertesinde; büyüdüklerinde kimlerin eline düşeceğini bilmeksizin yaşamaya çalışmanın ağırlığını çekmişsinizdir sizler de.
Sokakta dolaşan her kızın, bir yere ait olduğunu bilmeyenlerin, her hangi bir kimsenin sahipsiz olduğunu, veyahut bir kimsenin çok sahipli olduğunu düşünenlerin yaşadığı bir dünyada ne yapabilirdik?
Evlenmede eşit sahiplenmenin önemini anlayıp; sonraki kuşakları, insanlığımızın bir önceki veya bir ileri evresinin biçimi gibi algılayıp, mutluluğa veya huzura giden yolu bulmanın kapısını açabilir miydik acaba?
Bir profesörün de dediği üzere, içimizdeki canavarı nasıl eğitebilirdik? Kurtların, sokakta gördüğü her kuzuyu kapmaması gerektiğini; her bir insanın karşıt cinste olması amacının, toplumun farklı yapılarını kurmak; yetiştirilen her insan prototipinin, ailenin temel çekirdeğinin ayrılmaz bir parçası olduğunu, dünyanın haremden oluşmadığını eğitilmekte olanlara göstermek; çok mu zor?
Umarım, kolaydır; kalemler davrana artık vurmaya hedefi. Nice paylaşıma, toplumun ıslahına.. Katkılarınıza çok teşekkürler. Selamla.
Ah o süt için ağlayan yavrular yeter ki büyüyünce ağlamasınlar, hayat ve yaşanalar ağlatmasın onları...👍