Gülüşün
Maveradan esen bir yel misali
Diyardan diyara koşan gülüşün
Yahut zapdedilmez bir sel misali
Aktıkça kabarıp coşan gülüşün
Kalbindeki zırhlı setten bihaber
Kemikten bihaber etten bihaber
Azrail'den kıyametten bihaber
Ölüp dirildiğim bir an gülüşün
Aşığının çektiğinden umarsız
İnci yaşlar döktüğünden umarsız
Bugünden yarından dünden umarsız
Çileye kedere şaşan gülüşün
Çileli yüreği boşluk yakınca
Her bir zerresine hasret takınca
Yıllar sonra dönüp geri bakınca
Albüm yaprağında solan gülüşün
Sevda yolu keskin sevda ufku dar
Gecenin karnında yine gece var
Şimdi sensiz yetim kaldı lalezar
Kabına sığmayıp taşan gülüşün
Nereye dayayım garip başımı
Yoluna dökeyim kanlı yaşımı
Çakmışken aşkıma mezar taşımı
Şiirimde vücut bulan gülüşün
👍👍👍 işte aşkın tarifi... salt olduğunda değil, öldüğünde de şiir yazdırır...