Gün Dönümleri

bir gün dönümünde başlayıp

başka bir gün dönümünde nihayete eren

masum bir aşkın

kısık sesli hikâyesini anlatacağım

bu gece size


yapraklarının kimisi sarıya çalmış

kimisiyse aşka hasetinden mi

yoksa aşkın hasretinden mi bilinmez kırmızıyı seçmiş

bir kısmı başka bir mevsiminin rüyasında

soğuyan gecelere inat hâlâ yeşil ağaçların mevsimiydi

bilmiyorlardı ancak

kentin ıssız otogarında yolları çoktan kesişmişti


tabiatı yokluk yoksulluk kokan sokağın

farklı yönlerine ama

birkaç gün dönümlük

kader ortaklığına yürüdüler

akşam güneşi birinin gölgesini önüne

diğerinin gölgesini ardına düşürmüştü

sonraki hayatlarında olacak olanlar

ilk gün bu gölge oyunuyla başlamıştı

adımları birbirine zıt olsa da

yürekleri hep aynı yönde büyüdü


çok değil

henüz son yaprak sararmadan görmüşlerdi birbirlerini

sonra hemen her gün değiyordu bakışları birbirine

bir şey vardı ikisinin de gözlerinde

adını koyamadıkları bir şey

gözlerinden gayrı konuşmadıklarından

adı da konulmadı zaten

dudaklarının kıyısında mahkûmdu

mahkûm yaşıyor hâlâ o kısık ses


sonra kış geldi

dallarının kusurlarını örten

yapraklar yoktu artık

tüm çıplaklığıyla ağaçlar oradaydı

onlarınsa daha az kesişen bakışlarındaydı

aşkın kusursuz çıplaklığı

gözlerine hep çıplak

ömürlerine kat kat giyinik kaldı


sonra bahar geldi

sonra tekrar renkli yaprak mevsimi

sonra tekrar kış

dudakların kıyısındaki ses hâlâ kısık

gözlerindeki aşk hâlâ çıplaktı


böyle harcanıp gitti gün dönümleri

her biri bir ölümdü

ama hiç biri Haziran'da ölmekten zor değildi

çünkü bu kusursuz çıplaklığın son görümüydü  

08 Haziran 2020 139 şiiri var.
Beğenenler (5)
Yorumlar (4)