Gün Gibidir Hayat
Ben , hayatı Gün’e benzetirim.
Ne bir saniye uzun , ne de bir saniye kısa
Biraz düşünün.
Sabahın ilk ışıklarında doğan gün .
Saf, yumuşak bir kucaklaşmayla.
Yükselir yavaş yavaş
Dağların , tepelerin , ovaların
Ağaçların üzerinden .
Eriştiğinde doruğa
Artık tamamlamıştır doğuşunu.
Gün ve Doğa bakışır bir an
Sonra ...
Gün’ün sıcaklığı akar yavaş yavaş
Doğa’nın yüreğine.
Filizlenir ölümsüz aşk tutkusu.
Kor olur Gün’ün ateşi
Doğa’nın yüreğinde.
Onunla bütünleşir toprak ,
Çiçekler, ağaçlar, insanlar
Şahittir bu tutkuya .
Kısaca …
Doğa , aşık olmuştur Gün’e.
Saatler birbirini kovalar,
Sonra saniyeler geçer geri sayıma.
Gün , Doğaya veda eder sessizce.
Geldiği gibi vakur ve sakin bir tavırla
Süzülür aralarından
Dağların , tepelerin , ağaçların.
Dallara tüneyen kuşlar,
Onu uğurlamak için yükselirler göklere
Gün batımı zamanı gelmiştir artık.
Büker çiçekler boynunu,
Doğa sevgilisinin ardından
Sessizliğe gömülür.
Uzaklardan
Duyulur bir guguk kuşunun hıçkırığı.
Gün son defa bakar sevgilisine,
Ve gömer kendini karanlıklara.
Hayat da böyle değil midir?
Ya bizler...
Nice sevgililer gün batımı gibi
Zamansız ayrılırlar birbirinden .
Dostlar…
Bence hayat da gün gibidir…
Zamanı şaşırmaz bir an.
Sessiz ve sorgusuz doğar ve batar.
tebriklerimle
Hayat bize ait olan bir ebediyetdir...En son ebediyetimizdir diğebilirim. En iyi tebriklerimle.
Bir an güzel bir öykünün içindeyim hissi verdi şiir, sonsuz tebrikler
Hayat deyince dijital verilerden arta kalan günün insanları olduğumuzu düşünüyorum. Bu tasvir biraz da, günün melodisinden çıkan tutkuları hissedebilirsek eğer hayatın ritmine çabucak alışabileceğimizin de mümkün olduğunu fısıldıyor kulağımıza. Üstelik tabiatın eşsiz akordiyonuyla... Tebrikler.
Beğeni ötesinde bir duygu yasattiniz, gerçekten, sağlıkla...