Gün Ortası Sancıları...

Kanayan yüreğim sevdadan uzak
Ayva kokusuyla içli geceler
Omzuma oturmuş feleğin yükü
Bir de baykuş sesi akşamdan beleş

Sisli sabahların uykulu yüzü
Gül dibinde sümbül bükmüş boynunu
Mor menekşe hülyama selama durmuş

Sanırsın gecenin sırrına ermiş
Çivit mavisinde saklı elleri
Zehirli sularla içilmiş hayat
Dökülmüşüm yollara...

Hangi yöne gitmeli bilmem!

Görülmemiş düşlerde saklı
İvmesi kırılmış dokunmaların
Pervasızca harcanmış ömrümde
Ar damarı çatlamış bir yüz delisi
El ediyor ha bire
?gel hadi gel? diye...

Zamanların yokuşuna vurmuşken
Uzandım yatağıma boylu boyunca
Tan ağartısına mı hasret gözlerim
Yoksa uykum mu tutmuyor elimden?

Diyorum ki ya assalar beni de Pir Sultan gibi
Ya da Hallacı Mansur olsam günün birinde...

Ergenekon sorguları başladı
Kafamın içinde bin türlü talan
Üç adım ötemdeler oysa
Ya duyarlarsa sesli düşünmelerimi
Ya da alıp götürseler bir gece
Gün ortası sancılarımı...

Ozanca/İZMİR