Günlerden Bir Dün
Günlerden bir dün kaldı senden geriye
Acılı biraz, hem de medet bekliyor
Her şeyin hüznünü sen yanında götürmüş iken
Ardında kalan sesimin ağıtlar yakması bile
Anlatamıyor hasretimi...
Gözümün yaşına yakışan kar kırmızısını
Yaktın, yıktın gidişinle
Duyar gibi oldum ilk önce adımlarını,
Sonra, bırak gitsin, demiş bulundum içimden
Oysa ki şimdi gitme kal diyememenin ağırlığını yakıyorum duvarlarında...
Bir kuşun kanat çırpması gibi,
Çarpıyordu yüreğim seni görünce
Bulutlanan gözlerinin yağması gibi
Saldın beni bedeninin hükmüne,
Susmuş, pişman olmuşsun ama yine de gidiyorsun...
'Ey benden umarsız olan aşksız kişi;
Çekip gitmelerine dayanmaktayım, bir o kadar da ağlamaklıyım...'
Söz veriyorum, hatırlar mısın bir zamanlar sen de söz vermiştin
Ellerimi asla bırakmayacağına,
Sözlerini tutacağına dair yeminler etmiştin.
Şimdi ise hiçbir şey olmamışçasına ?tabana kuvvet' deyip gidiyorsun...
Hiç yakışık almayan sözlerini de duydu yetim şarkımız,
O da hüzne karşı koyamadı
Notalarını duygusallaştırdı,
Ağır melodiler haykırdı aşkımızın yıkılışına
Duymazlıktan gelmek çözüm değil Sevgilim!
Duy ve ağıtlarımıza bir nota da sen yak...
/Duymamış olayım gideceğini bir daha,
Olamış sayayım eşikten attığın adımlarını.../
Gel kaldırımımdan geçen hasretim
Gir içeriye, dışarıda kalma
Zira daha yeni başladık aşka,
Yeni duyduk ağıtsız melodileri
Kulak kabarttığımız notaları da duyuyoruz şimdi
Ellerimizden aşk akıyor yüreklerimize,
Suskun bedenlerimize işliyor birer birer notalar
Hüzün artmakta, şakaklar kabarmakta,
Dinle ve şahit yazalım seni bu aşka...
/Olmuyor, naif olamıyor sevgimiz,
Hep yalan konuşuyor, kabalıklar sarf ediyor,
Koşup gidiyor dengesiz umutlara.../
Bir sen perişan
Bir ben pişman seni gördüğüme
Geç de olsa fark edilen
Ama bir türlü gerçek olamayan aşkımıza bir dem vurup
Kurşun yağdırmaya başlıyorum
Yok oluşunun şahidine bu kez
Şakaklarımızdan akan notayı yazıyorum...
Köprünün altından çok ayrılıkların geçtiği bir gün
Seni çağırıyorum, anılarımızı tazelemek adına
Geliyorsun, kolunda şahit ettiğimiz hasretin
Boynuna ağır pişmanlıkların asılı..
Af diliyorsun,
Ben ise geçen günlerin en güzeli ilan ediyorum
Geldiğin günü, pişman geçen o dünü...
/Günlerden bir dün yakılan
Melodimiz hızlanıyor, birden şen şakrak oluveriyor notalar senin gelişinin sevinci ile.../