Günlerin Sabahına Doğacak Güneşim Sensin
Sana hangi dilden söyleyim
yada hangi dilde seveyim
söyle can dostum
ölümün rengi neyse sevmenin rengide aynı
gün geçtikçe eridim yoruldum
ben bu aşkın cemaline yandım dost
yoruldum dostum yoruldum
gönlünü almak için daha kaç şiir harmanlayıp patoza atmalıyım
yürek yorgunu dağ yamaçlarına düşmeden
daha seni görmeye yalın ayak yürüyen patika yollardan
uzayan sabahlara kaç gün güneş eklemeliyim
kaç adım katmalıyım ayakabımın numarası büyükse
kaç egzersiz sevgi düşünmeli
gülen gülün gülüşüne ne kadar güneş saklamam gerekir
onu bilsem bir koşardım seni içmek için sularda yüzerdim
yüreğimi elime aldım geliyorum
bekle beni bir ömür yüreğimi al götür senin olsun
daha sana ne yalan sözler düzeyim dost
ne yapayım ki gönlün olsun
ben yüreğimi verdim ne gönülde çağlar
ne sır nede kalbin anahtarı kapıları açsa da
yorgun bu yürek anla sana yar!
ne zor gönül kapakları anahtar yıldızı parlayışı düşünmek
yürek seli
yaptığımız sandığımız
yapamadığımız düşün aşkına güzel gülüşlerimiz
ve acı gülüşlere kalmak ne zormuş usandım bekleyişlere
zaman ne çabuk geçiyor dönmüyor asla geriye
ilerisi berisi aynı sayıyor adımların iz düşümünü
çukur dolduruşları bir ağaç fidanı dikmek gibi yağan gözyaşıyla sular yaşım
kaç günün sabahına doğacaksın güneşimle
kaşıma değen teninle yürüdüğüm gözlerin
güneşine topladığın günlerin sabahına toplaki
sevdam arkamda kalsada
gözüm arkamda kalmasın öldüğümde...
20*10*12*Karataş
hüzünlü şiiriniz cok güzel 👍