Gurbet
İstemeden düştüm de kucağına,
Beni elden ele savurdun gurbet.
Ateş yaktım da kara ocağına,
Közünle ciğerimi kavurdun gurbet.
Gurbet tattım da zehirli aşından
Geceleri yatmadım gözyaşından
Neler geldi geçti garip başımdan
Takatim bitti beni yordun gurbet.
Rızık bitti çömleğinde tasında
Şimdi ahbablar bir gencin yasında
Baharsız gençliğimin ortasında
Beni sırtımdan nasıl vurdun gurbet?