Gurbet Mektupları 6 / Eski Şarkılardaki Kadın

Hani, eski şarkılar vardır; güftesi hüzün, bestesi hüzün...
Bir bahâr akşamı der, Nereden sevdim ben o zâlim kadını der,
O şarkılardan damlar yüreğime hep, akşam olurken...
Bir garipliği vardır gurbette gün batımlarının,
Hani, pembe bulutların eflâtuna, eflâtunların mora çaldığı demler,
Hani, hasret kokar, buram buram yâr kokar.
Hasreti, zâten gurbet yazmıştır alnınıza, silinmez
Eski şarkılar düşer dilinize; yarım yarım,
Gerisi hiç bilinmez...

Sen! ..Ey,sihrini çözemediğim efsunlu kadın! ..
İşte, o zaman
O renk renk bulutlara tül gibi sarınarak
Akşamın içinden bir masal perisi gibi çıkmalısın...
Daralmış soluklarıma
Umut gibi, sevdâ gibi, hayat gibi dolmalısın.

Gaipten, bir ud sesi inlerken kulaklarımda
Ve yüreğimde bir taş plâk dönüp dururken
Anladım; Sen, o eski şarkılardaki kadın olmalısın...

(17/08/2008)

26 Mayıs 2017 84 şiiri var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • Ah yüreğime bir avuç faça savuran kadın

    dokunmasan ne vardı sanki yüreğime

    beni böyle ustura sırtlarında tek ayak bırakmasaydın

    bi parça sevseydin ne vardı sanki!

    ,,,,,,demek geldi içimden sevgili hocam,,,,,