Güvercinin Utkusu

/ hüzün dokumasın artık zaman /



B.
uçuyor kanadı ak hasret sesine vurulmuş
göğe yürek kaldıran (s)üzgün güvercin
bir hıçkırığın cumbasında lal

nabzında iki hece kıyamet
can pazarı bulutlara takılan resim
fırçasında can kırmızı

hikâyesi vardır her bir rengin
biliyorum harlı kılan sarılmalardır ışığı
kardeşçesine ve hür
volta atışlarda güneşten koparan
/yağmurun gözleri ne bilir bunu/
fırtına kaçağı ayaklarda dört nal
acem şehirleri kadar mavera
şarkıların uyutulduğu kadar zemheri
savaşlara kül değil çocuklar



A.
matemin gizil ağıtını yakarken gönül
üstüne rüzgâr örttük yankıların
içimde eşkıya baskını hücrelerden
kara bir gölge gibi taşıyordu akşam
kaç sipere karanfil ekiyorduk habersiz

yıldızsız gecelerdi ahitlerin bozulduğu
/dört kitapta bile yazmayan
silahları bıçkın eden emir
ölümün demir tenli çığlığı

izbesinde Eylül bakışları artağan
/en derin uykusunda şiirin /
sebil ağzına dayanmış maral
tasviri yapılamazken son nefeslerin
barış/mak ufuklarda güneş
bugünden farklı doğan

annelerin uykusuzluğunda
/kıblesi ateş olan adam
dualara elif ettik geceyi
hattatın elinde vav'dı umut
barışın kubbesinde olan



R.
mesafeler arası farklı dillerde
konuşulurken kavga
aynı dilde sinlenirdi yüreklerde elem
ellerimizde dermansız bağırışlar

yontulurken her gözyaşının heykeli
dil(l)enirdi edepsizliği mermilerin
suçsuz bedenlerde doymak için
karalardı dünyayı despot adamlar
/seçilen bir hediye miydi hicran/

kim bilir hangi masum ocakta
silinmez bir kına gibi kalırdı
acının kiralık parselleri
ve savaş konulurdu bir çocuğun adı
diğerinin barış



I.
şimdi beyaz güvercin uğurlanması
menzilden koynuma düşen
kaç ağıta rüzgâr dağılması
dinmez duraklarında vedanın

kaç ömre musalla/t dağlar
kanım peygamber övünmesinde
Esma-ül Hüsna sinemde çukur
/yaramı temizliyor iman/
hicretime ifşa bendimin semahı
servili kışlalarında nur'un
mermer işaretli bedenim

mayın tarlası alsa da ah kardeşimin yüzünü
durur duvarda hala barut kokusu asılı
/fotoğraflarla yaşatılır mı ölen
kelebek ömründe olsa savaşın yaşı/

çalınsın türküler artık sükutun telinden
kavgası kardeş olan can arkadaşım
sevdayı haset vurdu barışı kurşun
kader dedik insan işi intiharlara

ibadet miydi annelerin
söyleyin mendile mıhlı başı
sazımız birdi bizim sözümüz miladımız
tut elimi hasmım hadi tut
dinsin en ortak yanımız...



Ş.
hüzün (d)okumasın artık zaman
ölme güvercin/im ölme
tutkundan öpeceğim bugün

düşler ölmez bir tek
/ inan bana
barışa bandırdım rüyalarımı

uyandım/ uyandık
rüzgâr üfledi kabusu büyüten
(z)amansız yangınları
ufkumuz karanfil dağlarda zülüf
cumbalarda zeytin dalı
ebem kuşağı topluyor çocuklar
güvercin uykularda

08 Aralık 2010 62 şiiri var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (7)
  • 14 yıl önce

    çok güzel bir şiirdi güne yakışmış,sevglerimle...

  • 14 yıl önce

    Öncelikle Şiirimi seçkiye lâyık gören kurula ve siz değerli Şiirkolik dostlarına teşekkür ederim: hem şiirime bıraktığınız olumlu dönütler için, hem de Şiirkolik'te kendimi yalnız hissetmememi sağladığınız için...

    Saygılarımla şiir kokulu dostlar...

  • 14 yıl önce

    Günün şiirini ve şairini kutlar, başarısının devamını dilerim, Selamlarımla....

  • 14 yıl önce

    Şiirin günü gecesi ilgi alanım değil, çağrısı yetti bana. Barışa banmışsan şair bil ki ardı kavgadır.

    Uzun etmeyeyim, tebrik ve saygıdır bıraktığım...

  • 14 yıl önce

    uzunca bir barış çığlığı duyuldu önce şiirde sonra okudukça kısaldı ve sonra birden bitti gibi geldi

    keşke daha çok uzasaydı şiir şair anlatım okadar güzeldi ki okudukça okuyasım geldi

    barışı okumak barışı duymak ve barışı yaşamak çok güzeldi şiirde de olsa şarkıda da olsa güzeldi

    barış tüm güzelliği ve her rengi içinde taşırken

    savaş bir okadar dar ve karanlık ve de en siyah lekeleri bırakıyor geçtiği yerde silinmez, çıkmaz, yıkanmaz ve unutulmaz lekeler

    ya o göklerde süzülen beyaz kanatlı güvercinler suçu ne onların barışı ararken vurulup kanadından düşüverdiler

    zeytin dalından yapılmış kalem tutan eller neden kırılıyor bilekten neden

    barışı yaşamak, çocuk olup gök kuşağını uzanmak ya da güneşi toplamak daha mı zor geliyor insanoğluna

    Düşler ölmez bir tek inan bana barışa bandırdım rüyalarımı...

    yalnız rüyaları değil hayalleri ve umutları da değil tüm gerçeği bandırıp barışa hayatı tadıyla yaşamak umuduyla diyelim artık ve tek dileğimiz bu olsun...

    çok güzeldi güne yakışan şiiri ve şairi kutluyorum...