Hakikatin Gerçekliği Umuda Yelkovan

Sevdanın bir vebali geçmiş günün zaman hikayesi
tarihin ışıklı mavzeri reber olur yollarımıza

çınar ağacın gölgesi yeşil rengin koyusu kadar derin
oynan oyunun gerçeğin hikmetinde yaşa
gizemli saklambaç oyunun ebesine yakın olsan
görünmezsen bir hakikati var d/emektir.

eğer görünmez hallerde bulamazsan
düşün ki
hep saklambaç oyununda kala k/aldım
sevdiğim oyunla geçmişten gelen düşüm
bunca zamana emin adımlarla yürüdüm

ebe'yi, farz edin hep sevdiğim arkadaşım
ben ki buna dayanmaz yüreğim y/anardı
bir an beni bulsun diye düşünürdüm
işte cocuk aklı

herkes bulmasın d/erken
ben böyle düşünür tersine o yufka yüreğimle
çocuk kalbimle arkadaşımı düşünürdüm
geçmişin çocukluğumda kalan

o duygusal çocuk düşün candan varoluşum
beni zülmün riyakarlığın karşısında
dik durmayı boyun eymezliği öğreten

şimdi ömrüm bir bilmece
oynanan oyunlara benzer bir yaşam
hayatın içinde yaşanılır kılan
gerçeklik insanı mutlu umuda yelkovan olan

insanı tanımak zor değil
insan bilir yaşadığı gördüğünü anlatmaz geçeriz
ve insan bir yerde durmayı sevmiyor
neden mi
korkularımızın esiri esareti altında kendimizi yenemiyoruz

bilinmeyen yüzümüz vardır içimizde demlenir
bir gün kanatılsa patlarız
yüzümüzü ortaya koyacak kadar ışık yakarız
bazen de bizi kemiren gerçekliğin bilinmezin usulune gideriz

oysa bir gerçeklik yok değil
insan akla karayı seçecek kadar zekaya sahip
işte bura seçim tercihen insan sorumluğu çıkar
ya zavalı görüntü yada direçli dik duruş sergiler

yaşamaya candan sarılış burada iyi ile kötünun ayrışımı
yalnış olanla gerçekliğin savaşımı bütün dava bu...
yoksa b/akamasın dünyaya
köre kör b/akarsan zaten seni kör gözle görür bil...

**köre kör gözle bakarsan kör baktığıyla görür**

10*02*12*Karataş