Hâlâ Düşüyorum Yalnızlığa
Görmemezlikten geliyorum kırıntıları
Üstümüzde şarap içen ve tepemize damlayan göz yaşlarını
Ensemde son bulan bir nefes
Savrulan bir beden
Beklemek zor mu? Zorunlu mu?
Zoruma giden bir sen var ki
Tütsü dumanına döner ömrüm
Nereye üflersen oraya misali
Zalim bir ânı yaşıyorum uzata uzata
En az benim kadar acımasız
En az benim kadar kör
En az benim kadar kötürüm
Hâlâ düşüyorum yalnızlığa
Dibi var mı gerçekten
Önce ben atladım ses gelsin diye
Sıyrıklarla doldu tüm ruhum
Yara bağlamadım yine
Sesler çıkartıyorum bazen
Hıçkırığa benzeyen
Tanıyanlar teselli
Tanımayanlar eşlik ettiler
Timsah gülümsemelerime
Kağıttan bir gemi
Kaldırımın kenarına demir atmış
Az ilerisinde mazgallar
Az gerisinde ben
Sonunu göre göre ben saldım hayallerimi
Ben indirdim yelkenlerimi
Ben sattım tüm gerçekleri...
"Kağıttan bir gemi/ Kaldırımın kenarına demir atmış" ne güzel, ne güzeel bir dize. Adnan Özer 'in kağıt gemi şiirine de selam vererek kutlarım kaleminizi. Sevgiyle