Hasretle Kıvrandım
Kalbinle yatışsan, fikrime dönsen,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Ölmeden yetişsen, kabrime gömsen,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Ben bu acılara dayanamıyorum,
Keder uykusundan uyanamıyorum,
Güzel sözlerime boyanamıyorum,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Dağın eteğinden yola bakarım,
Gönül yüzüğümü yare takarım,
Elemle, kederle güne akarım,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Çile yumağıma sardığım dertle,
Ömür durağımda kaldığım fertle,
Kurşundan bağrıma aldığım sertle,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Çaresiz halimi yaren anlamaz,
Küskün yüreğimi eren dinlemez,
Tutuşan bedende ten serinlemez,
Hasretle kıvrandım, perişan oldum.
Dediğim gibi Alptekin Bey söylediğim şey şiirin değişmesi gerektiği değildi. Yalnızca istidadınız bana şiirde çok farklı açılımları yapabileceğinizi söylüyor. Kimbilir belki de yapıyorsunuz da ben fark edemiyorum henüz. Sizi şimdiye kadar yazdığınız gibi okumakta güzel. Tebrik ederim tekrar...
Değerli Mete Taşoğlu; Yorumunuzu beğeni ile okudum, ve cevabımı yazma gereği duydum. Şiir listelerinize baktım fakat şiir göremedim. Hani derler ya her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Siz bir Ferdi Tayfur'a veya bir Orhan Gencebay'a şarkı sözü stilinizi değiştirin diyebilir misiniz? Her şairin şiir kurgusuna saygı gösterilmeli bence, çünkü gönül teli o yöne doğru işler, şiir kültürünü o yönde geliştirir. Hayat yolu da aynı böyledir, ne bir doktor bir mühendisin görevini üstlenir ne de bir mimar bir aktörün görevini üstlenir. Eleştirinize Teşekkür eder en içten selam ve sevgilerimi iletirim zatı alinize.
Alptekin Bey'i uzun süredir okurum. Fakat şiirlerinde değişmeyen bir yan var. Şiirin değişmesi gerekir demiyor. Ama bir eksik olduğu da yadsınamaz. Ya içerik yeterince sürükleyici değil ya da şiir kurgusunda biçime artık bu kadar saplanılmamalı. Tebrikler efendim. Her şeye rağmen güzel bir şiir okudum.